İŞ KAZASINDAN KAYNAKLANAN MÜTESELSİL SORUMLULUK HALLERİ


İşverenin iş sözleşmesinden doğan temel borçlarından biri gözetme borcudur. Gözetme borcunun kapsamı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun1 417. maddesinde ele alınmıştır. Buna göre “İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla yükümlüdür.

İş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmasındaki bir aksama neticesinde işyerinde bir iş kazasının meydana gelmesi halinde, işverenin iş kazasından sorumluluğu gündeme gelebilecektir.

İş kazası neticesinde işveren hukuki, idari ve cezai sorumluluklarla karşı karşıya kalabilmektedir.

İş kazasından doğan hukuki sorumluluklar, diğer sorumluluklardan farklı olarak işçinin hali hazırdaki işvereni ile başka kişilerin birlikte sorumluluklarını gündeme getirebilmektedir.İşçinin, alt işveren işçisi olması, geçici iş ilişkisi kapsamında başka bir işverenin işyerine çalışmak için gönderilmesi, işyerinin başka bir işverene devri veya iş sözleşmesinin devri işçiyi hukuken birden fazla işverenle karşı karşıya getirebilmektedir.[1]

İş hukukundaki bu tarz durumların varlığı halinde, iş kazasına maruz kalan işçinin zararının tazmini için mevcut işverenin yanında bazı durumlarda bu üçlü ilişki içinde yer alan diğer işverenlere de başvurabilmesi mümkün olabilmektedir.[2]


GENEL OLARAK İŞ KAZASI


İş kazası kavramı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda farklı biçimlerde ele alınmıştır. 
5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’na göre iş kazası, işçinin işyerinde bulunduğu sırada, yürütülmekte olan iş nedeniyle ve görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi halinde asıl işini yapmaksızın geçirdiği zamanlarda gerçekleşen kazalardır.
Yine 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun. 13/1 maddesinde işçilerin işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidişi ve gelişi sırasında ve emziren kadın işçinin süt iznini kullandığı zaman diliminde meydana gelen ve işçiyi hemen veya daha sonra bedenen veya ruhen engelli hale getiren olay iş kazası olarak tanımlanmıştır.
6311 sayılı Kanun’da ise iş kazası, “işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen veya bedenen zarara uğratan olay” olarak tanımlanmıştır.
Özet itibariyle işçinin, işverenin hakimiyeti altında bulunduğu sırada yerine getirdiği işten veya dış bir sebeple aniden meydana gelen bir olay neticesinde ruhsal veya bedensel zarara uğramasına iş kazası denir.
İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması, işverenin işçiyi gözetme borcunun kapsamında yer alan bir yükümlülüktür.
İşveren, işçinin yaşam, sağlık ve beden bütünlüğünü işyeri tehlikelerine karşı korumak durumundadır.[3]
Gereken güvenlik önlemlerinin alınmaması neticesinde işçinin ölmesi, engelli hale gelmesi ve maddi veya manevi bir zarara uğraması halinde genel hükümlere göre işverenin hukuki sorumluluğu gündeme gelecektir.[4]


İŞ KAZASINDAN DOĞAN HUKUKİ SORUMLULUK


İşverenin iş kazasından doğan sorumluluğunun hukuki niteliği hakkında öğretide bir görüş birliği bulunmamaktadır.

Yine Yargıtay da 6098 sayılı Kanun’un yürürlüğünden önce ve sonra birbirinden farklı birçok karar vermiştir.Ancak verilen son kararlardan işverenin iş kazasından doğan sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olduğunu kabul ettiği anlaşılmaktadır.[5]

Hukukumuzda kusurun tespiti objektif ölçütlere dayanır. Buna göre işverenin kusurunun tespitinde, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmasında gerekli dikkat ve özenin gösterilmediğinin belirlenmesinde işverenin kişisel durumu, eğitim seviyesi, maddi durumu ve diğer özellikleri dikkate alınmaz.

Kusurun tespitinde önemli olan işverenle benzer durumdaki dikkatli, makul ve sorumluluk sahibi işverenin davranışı esas alınır.

Nitekim Yargıtay da işverenin kusurunun tespitinde objektif kriterlere dayalı olarak inceleme yapılması gerektiğine işaret etmektedir.[6]


SORUMLULUKTA KUSUR ARANMAYAN HALLER


İşverenin iş kazasından doğan sorumluluğunda kural olan kusur sorumluluğudur. Ancak kanun koyucu bazı hallerde işveren aleyhine kusursuz sorumluluk düzenlemelerine yer vermiştir.

TBK m. 71’e göre “önemli ölçüde tehlike arz eden” bir işletmenin faaliyetinden zarar doğması halinde işletme sahibi ve işleten sorumlu olacaktır.

Söz konusu tehlike sorumluluğuna göre, bir işyerinde gerçekleşen iş kazasında işverenin kusuru aranmayacak, kusursuz sorumluluk hükümlerine göre iş kazasından sorumlu olacaktır.

Burada sorumluluğun doğması için işletmenin tipik tehlikesi ile zarar arasında illiyet bağının kurulmuş olması yeterlidir.

Tehlike sorumluluğunun yanında Kanunda ayrıca adam çalıştıranın sorumluluğu (m. 66) ve yardımcı kişilerin fiilinden sorumluluk (m. 116) düzenlemelerine de yer verilmiştir. 

Niteliği gereği kusursuz sorumluluk hali olan bu hallerde de zarar gören, işverenin kusursuz sorumluluğuna başvurabilecektir.İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması işveren tarafından yardımcı kişilere bırakılmışsa, işverenin kendi kusuru bulunmasa dahi yardımcı kişilerin eylemlerinden sorumluluğu gündeme gelecektir. 


MÜTESELSİL SORUMLULUK


Müteselsil sorumluluk kavramı Türk Borçlar Kanunu’nun 61 vd. hükümlerinde düzenlenmiştir. Buna göre birden çok kişinin birlikte bir zarara sebebiyet vermeleri veya aynı zarardan çeşitli nedenlerle sorumlu oldukları takdirde müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.

Kanunda belirtildiği üzere müteselsil sorumluluğun doğması için iki farklı kişinin “birlikte bir zarara sebebiyet vermeleri” veya “aynı zarardan çeşitli hukuki sebeplerle sorumlu olmaları” gerekmektedir. 

Örneğin, iki farklı kişinin birlikte hareket ederek üçüncü bir kişiyi yaralaması halinde birlikte bir zarara sebebiyet vermeleri hali söz konusu olur. 

Yine sigortalı olan bir kişinin üçüncü kişiye zarar vermesi durumunda ise üçüncü kişinin zarara bizzat sebep olan kişiye haksız fiil sebebiyle, sigortacıya ise zararı sözleşme ile üstlenmiş olması nedeniyle başvurabilecektir. [7]

Müteselsil sorumluluk zarar görenin oldukça lehine bir sorumluluk halidir. Bu sorumlulukta zarar gören, zarar verenlerden dilediğine zararın tamamının giderilmesi için başvurabilir. Dilerse hepsinden tekbir taleple zararın giderilmesini istemesi de mümkündür. Böylece zarar gören, zarar verenlerden ekonomik durumu en iyi olana karşı veya ispat gücünün en fazla olduğu zarar verene karşı zararın giderilmesini talep edebilecektir.[8]

İş kazalarından doğan müteselsil sorumluluk diğer müteselsil sorumluluk hallerinden farksızdır. Bu noktada işçinin uğradığı iş kazasından başka bir işçinin, işveren vekilinin veya başka bir işverenin de sorumlu olması hali söz konusu olabilir.[9]

Bunun gibi hallerde işçi zararının tamamı için müteselsil sorumluların tamamına sıfatlarına bakılmaksızın başvurabilir. Bu açıdan Kanunda öngörülen birlikte sorumluluk şartlarının gerçekleşmiş olması yeterlidir.[10]


İŞ KAZASINDAN DOĞAN MÜTESELSİL SORUMLULUK HALLERİ


İş kazasından doğan müteselsil sorumluluk halleri,


-Asıl İşveren – Alt İşveren İlişkisinden,
-Geçici İş İlişkisinden,
-İşyeri Devrinden,
-İş Sözleşmesi Devrinden kaynaklanabilir.


Buna göre öncelikle asıl işverenin, alt işverenin işçisine karşı sorumluluğu gündeme geldiğinde, asıl işveren, alt işveren işçilerine karşı İş Kanunu’ndan, iş sözleşmesinden ve alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işveren ile birlikte sorumluluktur.

Buradaki birlikte sorumluluktan kastedilen elbette müteselsil sorumluluktur.

İş kazasına uğrayan işçi iş sözleşmesinden doğan gözetme borcunun ihlali nedeniyle hem kendi işverenine hem de asıl işverene alacaklarının tamamı için başvurabilecektir.

Alt işverenin sorumluluğundan farklı olarak asıl işveren için Kanunda bir “kusursuz sorumluluk” hali mevcuttur. Buna göre asıl işveren, kusurlu alt işverenin işçisinin iş kazası nedeniyle uğradığı zarardan kusuru olmasa dahi Kanun gereği sorumludur. Ancak asıl işverenin sorumluluğu, alt işverenin sorumluluğunu aşamayacaktır.

 

ALT İŞVERENİN KUSURU İLE ASIL İŞVERENİN İŞÇİSİ İŞ KAZASINA UĞRARSA SORUMLULUK NASIL OLACAKTIR?


Alt işveren, aldığı işi asıl işverene ait işyerinde yerine getirmektedir. Aynı iş sahasının paylaşıldığı göz önünde bulundurulduğunda alt işverenin iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerine uymaması neticesinde bir iş kazasının meydana gelmesi ve bundan asıl işverenin işçisinin bir zarar görmesi çok muhtemeldir.[11]

Bu halde kusuru olan alt işveren, aralarında iş sözleşmesi bulunmadığından, asıl işveren işçisine karşı haksız fiil hükümlerine göre sorumlu tutulacaktır. Asıl işveren ise kusurunun varlığı halinde gözetme borcuna aykırılık nedeniyle sözleşmeden doğan sorumluluk hükümlerine göre işçisinin zararlarını gidermekle yükümlü olacaktır. [12]

Geçici işçi, çalışmak için gönderildiği işyerinde kendi işvereninde değil, geçici işveren olarak adlandırılan işverenin yanında çalışmakta ve onun emir ve talimatlarına uygun olarak iş görmektedir. Bu nedenle iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması da kural olarak geçici işverenin sorumluluğundadır. Bu bakımdan her ne kadar Kanunda açık bir müteselsil sorumluluk öngörülmemiş olsa da geçici işverenin birtakım iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini yerine getirme borcuna aykırı davranması halinde, geçici işçiye karşı kendi kusurundan dolayı özel istihdam bürosu ile birlikte müteselsil sorumluluğundan söz etmek mümkün olacaktır.[13]

İş sözleşmesinin devredilmesinden önceki bir tarihte doğan diğer işçilik alacakları gibi iş kazası neticesinde meydana gelen zararlardan doğan sorumlulukta iki yıl süreyle her iki işveren müteselsil olarak sorumlu olacaktır. İş sözleşmesinin devrinden sonra meydana gelen iş kazalarından ise yalnızca devralan işveren sorumlu olacaktır.


MÜTESELSİL SORUMLULUĞUN KAPSAMI


İşverenin iş kazasından doğan sorumluluğunun kapsamına giren alacak kalemlerine ilişkin talepleri hakkında Türk Borçlar Kanunu hükümleri uygulanmaktadır.


Bu doğrultuda,


-Maddi tazminat,
-Manevi tazminat,
-Destekten yoksun kalma tazminatı, talep edilebilir. 


İşverenin gözetme borcuna, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alma borcuna aykırı tutumu neticesinde işyerinde bir iş kazasının meydana gelmesi halinde işçi bedensel zararlarının tazminini müteselsilen sorumlu olan işverenlerden talep edebilir (m. 54 ve 55). 

Maddi tazminatın yanında iş kazası sebebiyle manevi tazminat talep edilmesi de mümkündür (m. 56). 

İş kazası neticesinde işçinin hayatını kaybetmesi halinde, işçinin desteğinden yoksun kalanlar destekten yoksun kalma tazminatı olarak ifade edilen maddi tazminatı talep edebilirler(m. 53). 

Ayrıca işçinin ölümünden acı ve ıstırap duyan yakınları müteselsil sorumlu olan işverenlerin hepsine karşı manevi tazminat talebiyle dava açabileceklerdir. (m. 56/2).


İş kazaları ve işçilik alacakları konusunda detaylı bilgi ve hukuki danışmanlık için bizimle buradan iletişime geçebilirsiniz. 



[1] Muhammed Enes YILDIZ, İş Kazasından Doğan Müteselsil Sorumluluk Halleri, TBB Dergi 2022
[2] İş hukukunda üçlü ilişkiler hakkında bkz. Osman Güven Çankaya/Şahin Çil, İş Hukukunda Üçlü İlişkiler, Yetkin Yayınları, Genişletilmiş 3. Baskı, Ankara 2011, s. 15 vd.
[3] Sarper Süzek, İş Hukuku, Beta Yayınevi, 20. Baskı, Ankara 2020, s. 409; Levent Akın, İş Kazasından Doğan Maddi Tazminat, Yetkin Yayınları, Ankara 2001, s. 46.
[4] Nuri Çelik/Nurşen Caniklioğlu/Talat Canbolat/Ercüment Özkaraca, İş Hukuku Dersleri, Beta Yayınevi, Yenilenmiş 34. Bası, İstanbul 2021, s. 434.
[5]Yarg. HGK, 20.03.2013, E. 2012/21-1121, K. 2013/386, (www.kazanci.com, ET. 03.11.2021); “…işverenin sorumluluğu kusur sorumluluğu olup, kusur izafe edilebiliyorsa sorumlu tutulabilir…” Yarg. 10. HD, 15.04.2019, E. 2016/15843, K. 2019/3473, (www.lexpera.com, ET. 27.01.2022)
[6] …6331 sayılı Kanun’un 4. ve 5. maddeleri ile buna bağlı çıkartılan iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yönetmelikleri hükümleri işverenin sorumluluğunu objektifleştiren kriterler olarak değerlendirilmelidir…” Yarg. 21. HD, 13.02.2018, E. 2016/12322, K. 2018/1190, (www.kazanci.com, ET. 03.11.2021).
[7]Muhammed Enes YILDIZ, İş Kazasından Doğan Müteselsil Sorumluluk Halleri, TBB Dergi 2022
[8] Yarg. 21. HD, 12.11.2018, E. 2016/19679, K. 2018/8140
[9] Yarg. 9. HD, 18.01.2021, E. 2019/4999, K. 2021/1253, (www.lexpera.com, ET. 27.01.2022).
[10] Yarg. 10. HD, 19.4.2016, E. 2014/24954, K. 2016/6004, (www.lexpera.com, ET. 26.11.2021).
[11] Eren Yıldız, Asıl İşveren- Alt İşveren İlişkisinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yükümlülükleri, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2019, s. 152.
[12]Muhammed Enes YILDIZ, İş Kazasından Doğan Müteselsil Sorumluluk Halleri, TBB Dergi 2022
[13]Muhammed Enes YILDIZ, İş Kazasından Doğan Müteselsil Sorumluluk Halleri, TBB Dergi 2022